Ana Botezatu (*1982, Brașov, Romania) works across ceramics, drawing, book illustration, set design, puppetry, and ethnographic research. Her artistic practice is characterized by a distinctive visual language that takes shape primarily in her ceramic work. Her small-scale ceramic sculptures unfold in micro-narratives that reflect folk and art historical motifs and mythologies, and are marked by a heightened sense of character and expression. Central to her practice is a finely tuned sensitivity to symbols, patterns, flora, and fantastical creatures, which she uses to construct a world shaped by wonder and childlike curiosity. A recurring concern within her work is the dissolution of boundaries between utility and art. As part of the artist duo Mixer, she collected, archived, and published recipes from Transylvanian villages and the Danube Delta region. In this spirit, she often creates connections between her delicate ceramic pieces and everyday objects such as dishes and candleholders, or adapts them into hand puppets designed for plays and performative use. Her recent exhibitions trace an increased engagement with spatial composition and scenographic elements, alongside a growing emphasis on set design within her practice.
To Anybody at All is the second installment of an exchange between the two project spaces Non.Sight and Stations. This collaboration began in August 2025 with Merve Denizci’s and Doğancan Yılmaz’s research visit to Berlin, during which they temporarily established their studio at Stations.
Marking Ana Botezatu’s first presentation in Turkey, To Anybody at All continues the practice of activating the exhibition space as a site for artistic production. The title, borrowed from a poem by Scottish artist and writer Margaret Tait, serves as an unassuming yet fitting invitation to an exhibition taking place in the İ.M.Ç., Istanbul Manufacturer’s Bazaar—a building complex that hosts a variety of manufacturers’ stores and recalls the city’s rich histories and traditions of manufacturing and trade.
With the exception of one work brought from Berlin—a small glazed ceramic piece reflecting the scale of most of her fired works (made to fit her studio kiln)—Ana produced all the other pieces over the course of four days at Non.Sight, in the space generously offered by Merve and Doğancan, using materials sourced or found locally. These include five sculptures or groupings made from unfired clay, along with a window drawing also made with clay. Obliquely, the show reflects on the realities of artistic labor, offering a response to the often complicated and invisible working conditions burdened by the costs and logistics of shipping and presentation.
This approach was Ana Botezatu’s own wish: to be for once freed from these specific constraints. For the first time in a long while, she can create without concern for what will eventually happen to the works, as the unfired sculptures and the drawing will be destroyed after the exhibition, with a few possible exceptions. Freed from such impositions, the outcome of four days of nevertheless intense labor takes shape in the spirit of Margaret Tait’s poem:
neither bound to me nor bound to anyone else’s or
your own preconceived idea of yourself.
We would like to thank Ana Botezatu for her ongoing inspiring collaboration and exchange, Cătălin Ilie for his invaluable support, and Merve Denizci and Doğancan Yılmaz for their generosity as friends and hosts.
ANA BOTEZATU studied ceramics at the Art and Design University Cluj-Napoca, Romania, and currently lives and works in Berlin. Recent solo and two-person exhibitions include Förderverein Aktuelle Kunst, Münster (2025); Radio Athènes, Athens (2025); Foksal Gallery Foundation, Warsaw (with Marieta Chirulescu, 2025); Cazul 101, Bucharest (with Alex Bodea, 2022); Galerie Auslage, Berlin (2022); Kunst am Bau, Berlin (2020); Stations, Berlin (2020).
//
Ana Botezatu (*1982, Brașov, Romanya), seramik, çizim, kitap illüstrasyonu, sahne tasarımı, kuklacılık ve etnografik araştırma alanlarında üretim yapmaktadır. Sanatsal pratiği, özellikle seramik çalışmalarında belirginleşen özgün bir görsel dil ile karakterize edilir. Küçük ölçekli seramik heykelleri, halk ve sanat tarihi motifleri ile mitolojilerini yansıtan mikro-anlatılara dönüşür; güçlü karakter ve ifade duygusuyla dikkat çeker. Sanatında, sembollere, desenlere, bitki örtüsüne ve fantastik yaratıklara karşı geliştirdiği ince duyarlılık merkezî bir rol oynar; bunları, hayret ve çocukça bir merakla şekillenmiş bir dünya kurmak için kullanır. İşlerinde tekrar eden bir tema, kullanım nesneleri ile sanat arasındaki sınırların ortadan kalkmasıdır. Mixer adlı sanatçı ikilisinin bir parçası olarak, Transilvanya köylerinden ve Tuna Deltası bölgesinden tarifler toplamış, arşivlemiş ve yayımlamıştır. Bu doğrultuda, narin seramik parçaları ile tabaklar ve şamdanlar gibi gündelik nesneler arasında bağlar kurar veya onları tiyatro kullanım için tasarlanmış el kuklalarına dönüştürür. Sanatçının son sergileri, mekânsal kompozisyon ve sahneleme unsurlarına yönelik artan ilgisini yansıtırken, pratiğinde sahne tasarımına giderek daha fazla vurgu yapıldığını göstermektedir.
To Anybody at All (Herhangi bir kimseye), iki mekânı Non.Sight ve Stations arasındaki bir diyaloğun ikinci bölümüdür. Bu kooperasyon, Ağustos 2025’te Merve Denizci ve Doğancan Yılmaz’ın Berlin’e yaptıkları araştırma ziyaretiyle başlamış, bu süre zarfında geçici olarak stüdyolarını Stations’ta kurmuşlardır.
Ana Botezatu’nun Türkiye’deki ilk sunumuna işaret eden To Anybody at All, sergi mekânını sanatsal üretim için bir alan olarak etkinleştirme pratiğini sürdürüyor. İskoç sanatçı ve yazar Margaret Tait’in bir şiirinden ödünç alınan başlık, hem iddiasız hem de yerinde bir davet niteliği taşıyor. Sergi, çeşitli üreticilerin dükkânlarına ev sahipliği yapan ve kentin zengin üretim ve ticaret tarihini hatırlatan IMÇ, İstanbul Manifaturacılar Çarşısı’nda gerçekleşiyor.
Berlin’den getirilen tek bir iş dışında—çoğu fırınlanmiş eserinin ölçeğini yansıtan, stüdyo fırınına sığacak şekilde yapılmış küçük bir sırlı seramik parça—Ana, diğer tüm eserleri Merve ve Doğancan’ın cömertçe sunduğu mekân olan Non.Sight’ta, dört gün içinde, yerel olarak temin edilen ya da bulunan malzemelerle üretti. Bunlar arasında pişmemiş topraktan yapılmış beş heykel veya heykel grubu ile yine kil kullanılarak yapılmış bir pencere çizimi yer alıyor. Dolaylı olarak sergi, sanatsal emeğin gerçekliklerine değinerek, taşımacılık ve sergileme süreçlerinin maliyetleri ve lojistiğiyle yüklenen, çoğu zaman karmaşık ve görünmez çalışma koşullarına bir yanıt sunuyor.
Bu yaklaşım, Ana Botezatu’nun kendi isteğiydi: bir kez olsun bu özel kısıtlamalardan özgürleşmek. Uzun bir aradan sonra ilk kez, eserlerin başına sonunda ne geleceğini düşünmeden üretebiliyor; zira pişmemiş heykeller ve çizim, birkaç olası istisna dışında, sergi sonrasında yok edilecek. Böylesi dayatmalardan arınmış olarak, yine de yoğun geçen dört günün ürünü, Margaret Tait’in şiirinin ruhunda biçimleniyor:
ne bana bağlı
ne de başkasına, hatta
kendine dair önceden tasarlanmış fikrine bağlı.
Her zaman ilham veren işbirliği ve paylaşımları için Ana Botezatu’ya, değerli desteği için Cătălin Ilie’ye ve dostluklarıyla birlikte mekânlarını açtıkları için Merve Denizci ile Doğancan Yılmaz’a gönülden teşekkür ediyoruz.
ANA BOTEZATU, Romanya’da Cluj-Napoca Sanat ve Tasarım Üniversitesi’nde seramik eğitimi aldı ve hâlen Berlin’de yaşayıp çalışmaktadır. Yakın dönem solo ve ikili sergileri arasında şunlar yer almaktadır: Förderverein Aktuelle Kunst, Münster (2025); Radio Athènes, Atina (2025); Foksal Gallery Foundation, Varşova (Marieta Chirulescu ile, 2025); Cazul 101, Bükreş (Alex Bodea ile, 2022); Galerie Auslage, Berlin (2022); Kunst am Bau, Berlin (2020); Stations, Berlin (2020).
With the kind support of
Goethe-Institut Istanbul & ifa–Institut für Auslandsbeziehungen
desteğiyle